Bakan Tekin, Ülke TV canlı yayında cuma günü askıya çıkan yeni müfredata ait soruları yanıtladı, açıklamalarda bulundu.
MEB bünyesindeki öğretmenlerin her kademede misyon yaptıklarını söz eden Tekin, ÖSYM’nin soru hazırlama grubuna bakanlık öğretmenlerinin dahil edilmesini, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezinden (ÖSYM) istediklerini söyledi.
Tekin, “Üniversite imtihanında sorulacak soruların tamamı, bizim size dağıtımız ders kitaplarından ve müfredattan çıkacak. Öğrencilerin sorulara bakış açısı, soruları çözebilme kapasitesini görebilmek açısından da soru hazırlama havuzunun da yarısının, branşları itibariyle ortaöğretim kurumlarımızdaki öğretmenlerimizden seçilmesini istedik. ÖSYM Liderimiz da bunu kabul etti. Çocuklarımızın huzursuz olacakları hiçbir şey yok” dedi.
Öğrencilerin okula gitmeleri, ders kitaplarını ve öğretmenlerini takip etmeleri gerektiğini vurgulayan Tekin, ek bir şeye gereksinim olması durumunda, Ortaöğretim Genel Müdürlüğüne (OGM) bağlı Destekleme ve Yetiştirme Kurslarını (DYK) okul müdürlerinden talep etmelerini istedi.
Yeni müfredat tenkitlerine yanıt
Bakan Tekin, “Ders kitaplarından üniversite imtihanlarında soru gelip gelmeyeceği” sorusu üzerine, “Bizim OGM’nin gereçleri ve EBA üzerinden oluşturduğumuz malzemelere öğrenciler odaklansınlar. İnanın diğer bir şeye gerek yok. Bakanlık misyonumuz, zarurî eğitim çağındaki çocuklarımızın ek bir eğitime muhtaçlık duymamalarını sağlamak, kademeler ortası geçişteki sistemleri fiyatsız bir biçimde çocuklarımız, gençlerimiz, velilerimizle paylaştırmak.” cevabını verdi.
“Yeni müfredat elden ele geziyor esasen adrese teslimdir” tenkitlerine yönelik de açıklamalarda bulunan Tekin, bakanlıkta takımların kurulduğunu ve müfredata ait tartışmaların takip edildiğini, askı sürecinin mantığının da takip olduğunu söyledi.
Tekin, müfredata en ağır tenkitleri yapanlar da dahil katkı veren herkese teşekkür ederek, “Yeni müfredat cuma günü saat 14.30 itibariyle yayınlandı. 14.30’dan itibaren bakanlığa bildirilen toplam görüş sayısı 14 bin 595. Programın indirilme sayısı da 978 bin. İndirenler bu programı inceliyor ve bize bunlar geri dönüş olarak gelecek.” sözlerini kullandı.
Müfredat için binin üzerinde şahısla çalıştıklarını lisana getiren Tekin, şunları kaydetti:
“Türkiye şartlarında programımızın sızmadığını ya da birileri tarafından paylaşılmadığını tez etmek çok mümkün değil. Çalışan arkadaşlarımız yakın etrafıyla uygun niyetle paylaşmışlardır. Şayet paylaşıldıysa taslak halidir o da. Son hali bizim askıya çıktığımız hali zati ve bu da sır değil. Bundan bir rahatsızlığım yok. Bu programların ‘yayın meskenlerinde elde ele gezmesi’ yorumu temel beni rahatsız eder. Bunu söyleyen kişi muhakkak uygun niyetli değildir. Biz kademeli bir biçimde programı hayata geçireceğimizi de ilan ettik.
Müfredat çalışmasını, 2024-2025 yılı başlarken eylül ayında okul öncesi 1, 5 ve 9’da yapacağımızı söyledik. Şayet sizin söylediğiniz ‘belli yayınevlerini koruduk ve onlara verdik, siz buyurun kitap hazırlayın’ argümanı hakikat olsaydı şayet, o yayınevlerinin Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığımızın onay sürecine kitapları sunmaları ve onaylanıp basılması gerekirdi. Bu çok manipülatif bir bilgi.”
“Özel yayınevlerinden kitap talep etmiyoruz”
Bakan Tekin, kitap yazımları için yazım kurulları oluşturduklarını ve bu kitapların Ulusal Eğitim Bakanlığı yayını olarak Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının onay sürecine gireceğini aktararak, “Özel yayınevlerinden kitap talep etmiyoruz. Münasebetiyle bu, palavra bile diyemeyeceğim kadar iftiradır. Bu türlü bir şey mümkün değil” diye konuştu.
Tekin, program askıya çıkıp son halini aldıktan sonra web sayfasında paylaşacaklarını, o andan itibaren de özel yayınevleri dahil herkesin istediği halde programa uygun kitap yazabileceğini, Talim Terbiye Kurulu Başkanlığının onay sürecini başlatacaklarını söyledi.
2025-2026’dan itibaren bu programa nazaran yazılmış, Talim Terbiye Kurulu Başkanlığının onayladığı kitapların bakanlık tarafından satın alınıp basılacağını bildiren Bakan Tekin, “2, 6 ve 10, 11 ve 12. sınıfların eski programı uygulandığı için onlarla ilgili olarak yayınevlerinin olağan ihale süreci devam ediyor. Yayınevlerinin yazdığı kitaplar Bakanlığımızın başlattığı ihale sürecine girecekler ve daha evvelki yıllarda olduğu üzere orada satın alıp, basıp çocuklarımıza dağıtmış olacağız” bilgisini verdi.
“Cihat kavramı müfredata sayısı artırılarak konulmamış”
Bakan Tekin, “Bazı kavramların müfredattan çıkartıldığı, ‘cihat’ kavramı üzere kavramların dikte edildiğine yönelik tenkitler var. Değerlendirmeniz nedir?” sorusu üzerine, bu eleştiriyi toplumsal medyadan duyduğunu tabir etti.
Cihat kavramına yönelik tenkitlere bilhassa baktığını belirten Tekin, “Cihat kavramı müfredata sayısı artırılarak konulmamış, mevcut programdaki versiyonlar devam ettirilmiş” dedi.
Tekin, Ruhsal Danışmanlık ve Rehberlik (PDR) programı mezunlarının atamasına yönelik sorunun akabinde rehberlik hizmetlerinin ehemmiyetinin de altını çizerek, “Öğrencilerimizin bu cins muhtaçlıklarını karşılayabilecek sayıda öğretmeni istihdam etmek benim hayalim. Yani bunu ben de istek ediyorum. Bu benim şahsî niyetim. Lakin bir de realite var. Her yıl nihayetinde atamak üzere bize tanımlanan bir takım tarifi var” değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Tekin, yakın zamanda atama sayılarının da açıklanacağını bildirdi.
“‘Bilgi çağındayız’, ‘yabancı lisan eksildi’, ‘Resim ve müzikle ilgili çok bir şey göremedik’ halinde toplumsal medya yorumlarından bahsedilmesi ve “Yabancı lisan dersini neden çıkardınız?” sorusu üzerine Tekin, “Biz yüzlerce ders okutuyoruz, yüzlerce dersimiz var. Biz taslakta yalnızca ‘mihver dersler’ dediğimiz 21 mecburî dersin programını açıkladık. Başkaları zati devam ediyor. Yani onlarla ilgili program açıklanmadı diye, onlarla ilgili durumda eksiltme ya da çıkartma kelam konusu değil” karşılığını verdi.
Tekin, müfredat taslağının yayınlanmasının akabinde yarım saat içinde çeşitli tenkitlerle karşılaştıklarını belirtti. Bu tenkitlerin çeşitli boyutları olduğunu ve farklı toplumsal kesitlerden geldiğini lisana getiren Tekin, birtakım tenkitlerin popülist yaklaşımlarla yapıldığını vurguladı.
Bakan Tekin, müfredatın ne kadar mühletle askıda kalacağına ait soru üzerine ise, Anadolu Ajansı ile röportajında da birebir soruyu cevapladığını anımsatarak, “Bir hafta diyoruz fakat bir bakarız ki biz toplumsal tartı, toplumsal bölümlerden yeniden ağır bir biçimde talep geliyor; tenkit, niyet, görüş geliyor; biz bunları uzatabiliriz yani burada bir sorunumuz yok. Hiç kaygı edilmesin, biz büsbütün şeffaf kamuoyunu açık bir biçimde müfredatımızı revize etmek istiyoruz” diye konuştu.
Mülakatla öğretmen seçimi konusunda da açıklamalarda bulunan Tekin, öğretmenlerin seçiminde en yeterli ve en donanımlı adayların belirlenmesinin kıymetli olduğunu ve mülakatın yanlışsız bir formül olduğunu söyledi.
“LGS tarihinde değişiklik yok”
Tekin, ortaokul öğrencilerinin Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi imtihana hazırlandıklarını hatırlatarak, imtihan takviminde rastgele bir değişiklik olmayacağını, imtihanın 2 Haziran’da gerçekleştirileceğini açıkladı.
“Şu andaki beklentiler, her yılki kalitede olacağı. Tek fark, artık öğrenciler kendi okullarında değil evvelden de olduğu üzere farklı okullarda girecekler.” sözlerini kullanan Tekin, merkezi imtihanla kademeler ortası geçiş konusu üzerine ise çalışılması gerektiğini kaydetti.
Çok sayıda öğrencinin LGS’ye dahil edildiğini lisana getiren Tekin, “Proje okullarının sayısının azaltılması gerekiyor, sadece proje okulu değil, genel manada toplam öğrenci kitlesinden yani imtihanlı öğrenci alan okul sayılarını biraz azaltmamız gerekiyor” açıklamasında bulundu.
Bakan Tekin, şöyle devam etti:
“Bugünün konusu değil yanlış bir anlaşılma olmasın. Ancak nihayetinde biz çocuklarımızın üzerindeki imtihan baskısını azaltmak istiyorsak şayet, bir milyon öğrencinin imtihana girmesi çok hakikat bir yaklaşım değil. Biz hem okulların kontenjanlarını hem de imtihana giren öğrenci sayısını azaltacak önlemleri kademeli bir biçimde hayata geçireceğiz.”
Öğretmenlerin yer değişikliği talebi
Öğretmenlerin şiddetle karşı karşıya kaldığında yer değişikliği taleplerinin karşılanması için yönetmelikte düzenleme yapılacağını da belirten Tekin, İstanbul Sarıyer’deki Prof. Ali Kemal Yiğitoğlu Ortaokulu’nda bir öğretmenin, bir velinin yumruklu saldırısına uğradığını anımsatarak, şunları söyledi:
“Şimdi bu İstanbul’da yaşadığımız olayla ilgili teknik olarak bizim şöyle bir sorunumuz var, öğretmen arkadaşımızın yerini değiştirmek istediğimizde mevzuatla ilgili bir problemle karşı karşıya kalıyoruz. Ben işçi genel müdürümüzden rica ettim, yönetmeliğimize bununla ilgili bir karar de koyuyoruz. Yani bu cinsten bir şiddetle karşı karşıya kalan arkadaşımız, şayet okulda çalışmak istemiyorsa öteki bir okula da takımının aktarılmasıyla ilgili bir karar. Öğretmen arkadaşlara bu vesileyle muştuyu verelim.”
